Lipoliz Nedir?
Lipoliz, vücudun çeşitli bölgelerinde bulunan inatçı yağ birikimlerinin azaltılması ve bu bölgelerin şekillendirilmesi amacıyla uygulanan etkili bir medikal estetik prosedürdür. Bu uygulama, hastanın bireysel ihtiyaç ve beklentilerine uygun olarak titizlikle planlanmakta ve uygulanmaktadır. Lipoliz, estetik cerrahi bir prosedür olmaması nedeniyle herhangi bir iyileşme süresi gerektirmemektedir. Bu özelliği, mezoterapi, dolgu, botoks, selülit tedavisi ve gençlik aşısı gibi farklı uygulamalarla bir arada kullanılabilmesine olanak tanır. Ancak, lipoliz prosedürünün diğer medikal estetik uygulamalarla birleştirilip birleştirilemeyeceği, hastaya özel yapılan detaylı değerlendirmeler sonucunda doktor tarafından belirlenir. İhtiyaç ve beklentilere göre değişiklik göstermekle birlikte, lipoliz ile birlikte uygulanabilecek medikal estetik prosedürler hakkında daha fazla bilgiye blog yazımızdan ulaşabilirsiniz.
Selülit Tedavisi
Selülit, özellikle kadınların sıkça karşılaştığı, genellikle kalça, karın ve uyluk bölgelerinde görülen lokalize bir cilt problemidir. Kişinin yaşam tarzı, hormonal dengeleri ve genetik yapısı, selülit oluşumunda önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle, selülit problemi yalnızca fazla kilolu bireylerde değil, zayıf kişilerde de görülebilmektedir. Selülit, estetik açıdan rahatsız edici bir görünüm oluşturduğundan, tedavi yöntemleri arasından en uygun olanı seçmek önemlidir. Coolsculpting, akustik dalga tedavisi, ultrason ile selülit tedavisi, Celfina ile selülit tedavisi, kriyolipoliz, karboksiterapi, mezoterapi, lazer ve radyofrekans tedavisi gibi yöntemler arasından kişi özelinde en uygun tedavi seçilerek selülit sorunu çözülebilir.
Mezoterapi Tedavisi
Mezoterapi, selülit tedavisinde en yaygın tercih edilen yöntemlerden biridir. Cilt sağlığına katkı sağlayan vitaminler, mineraller, amino asitler ve enzimler, ihtiyaç doğrultusunda tek tek veya karışım halinde dermis tabakasına enjekte edilerek uygulanır. Cerrahi bir işlem içermemesi, mezoterapinin önemli avantajlarından biridir. Bu yöntemle, cildi yenilemek, sıkılaştırmak ve uygulama bölgesindeki fazla yağları azaltmak mümkündür. Enjeksiyon sırasında kullanılacak karışım, hastanın yaşı, sağlık durumu, cilt yapısı ve özel ihtiyaçlarına göre hazırlanır. İçerisinde bulunan bileşenler arasında vitaminler, mineraller, amino asitler, enzimler, hormonlar, hyaluronik asit ve antioksidanlar yer alabilir.
Uygulama öncesinde hedef bölgeye lokal anestezi etkili bir krem sürülerek uyuşma sağlanır. Ardından, hastaya özel hazırlanan karışım, tek kullanımlık iğnelerle veya mekanik tabanca ile bölgeye enjekte edilir. Mezoterapi sırasında, enjeksiyon, uygulama bölgesindeki derinin orta katmanına çok küçük dozlarla ve açılı bir şekilde yapılır. Mezoterapi tedavisinin kaç seans süreceği, hastanın durumuna bağlı olarak belirlenmektedir. Uygulama sonrası bölgede bazı yüzeysel şişlikler ve küçük iğne izleri oluşabilir. İlk 24 saat içinde uygulama bölgesine su değdirmemek, makyaj yapmamak ve hamam, sauna gibi yüksek ısı ve nem içeren ortamlardan kaçınmak önemlidir.
H-100 Gençlik Aşısı
Cildin en önemli yapı taşlarından biri olan hyaluronik asit, bağ dokusu, eklem ve cildin doğal yapısında bulunmaktadır. Zamanla, çeşitli etkenlere bağlı olarak cilt, hyaluronik asit ve kolajen kaybına uğrayabilir. Bu kayıplar, ciltte elastikiyet ve nem eksikliğine yol açarak yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olur. Ciltte görülen sarkma ve kırışıklık gibi estetik kaygıları gidermek için sıklıkla tercih edilen medikal estetik uygulamalardan biri, H-100 gençlik aşısıdır. Bu aşı, cilde parlak ve nemli bir görünüm kazandırırken, alerjik reaksiyon riski taşımayan bileşenler içerir. H-100 gençlik aşısının en önemli özelliklerinden biri, derinin su tutma kapasitesini artırarak nem dengesini sağlamasıdır. Aynı zamanda, kırışıklıkları azaltarak deriyi sıkılaştırma etkisi de bulunmaktadır.
Gençlik aşısı, uygulama bölgesine birer cm aralıklarla enjekte edilir ve işlem sonrası hafif kızarıklıklar oluşabilir. Uygulamadan sonra bölgeye sert masaj yapılmaması, buz kompresi uygulanması ve bol su tüketilmesi önerilmektedir. Gençlik aşısı yapıldıktan sonraki ilk 24 saat spor yapılmaması ve ilk 48 saat boyunca yorucu aktivitelerden kaçınılması önemlidir. Doktorun belirttiği süre boyunca hamam, sauna ve buhar banyosu gibi ortamlardan uzak durulmalıdır. Aşırı sıcak suyla banyo yapmaktan kaçınılmalı ve güneş ışınlarına doğrudan maruz kalmaktan sakınılmalıdır. Açık havada bulunulacak durumlarda mutlaka güneş koruyucu ürünler kullanılmalıdır.
Botox Tedavisi
Botox, Clostridium Botulinum bakterisinden elde edilen nörotoksinin enjeksiyonu ile uygulanan bir tedavi yöntemidir. Hem kadınlara hem de erkeklere uygulanabilen bu prosedür, enjekte edildiği bölgedeki sinir uçlarında iletimi sağlayan maddelerin salınımını engelleyerek etki gösterir. Bu sayede, enjeksiyon yapılan kaslar gevşer. Alın, kaş arası, göz ve dudak kenarları gibi alanlarda zamanla oluşan çizgiler ve kırışıklıklar, yaşlanma, çevresel etkenler ve genetik faktörler gibi nedenlere bağlı olarak meydana gelir. Özellikle yoğun mimik kullanımı olan bireylerde, ilgili kas gruplarının aşırı hareket etmesi nedeniyle zamanla deride kırışıklık oluşabilir. Botox enjeksiyonu ile bu kırışıklıklar azaltılabilir ve daha genç bir görünüm elde edilebilir.